Büyük değişikliklerin gerçekleştiği ve tarihin unutamayacağı bir zaman diliminde bulunuyoruz. Ekonomik açıdan değişken ve belirsizliklerle dolu bu ortamda, pandeminin ortasında insanların daha fazla değer odaklı olacağını düşünüyoruz.

İnsanlar bu süreçte zamanlarının çoğunu geçirdikleri evlerindeki konforlarını arttıran ve zindelik getiren ürünler arayarak mekanlarını yeniden şekillendirmektedir. Markalar ise müşterilere yeni çözümler sunmanın yeni yollarını yeniden düşünmektedir. Kamusal alanların da insan merkezli tasarımı ön planda tutarak, ev konforunu sağlayan bir tasarıma yönelip yeniden yapılandırılması ve uyarlanması gerektiğini öngörüyoruz.

Bu açıdan pandemi ciddi bir resetlenmeye neden oldu diyebiliriz.

Yıllık trend çalışmalarımızı farklı bir yaklaşıma kaydırmamızın ve üç makro trendden hareketle açıkladığımız Yeni Çağ’dan (New Era) bahsetmemizin sebebi bundan kaynaklanmaktadır.

RE-connect

Uzun bir süre çok yoğun yaşadıktan sonra sakinleşmek ve hayat ile bağlantımızı kesmek zorunda kaldık.

İnsanlar pandemi sırasında sağlık, bakım ve kişisel bakıma aşırı derecede odaklandılar ve iyi hissetmenin ne demek olduğunu yeniden düşünmeye başladılar. Evlerimizde çok fazla zaman geçirmek bize nelerin işe yaradığını nelerin işe yaramadığını görmemizi sağladı. Ayrıca herhangi bir işe veya tasarıma nasıl yeniden bağlanmamız gerektiğini gösterdi. Ev sadece çok işlevli bir yaşam alanı olmakla kalmayacak aynı zamanda insanlar değişen davranışlara ve içeride geçirilen daha fazla zamana göre stil, düzen ve orantıları yeniden düşünmeye başlayacaklar. Artık insanların evlerinde rahatlatıcı, canlandırıcı ve ilham verici iç mekanlar yaratma zamanı her zamankinden daha fazla olacaktır.

Sıcak yüzeyler, minimalist tasarımlar, nötr renkler ve dağınıklıktan uzak alanlar, bir konfor alanı yaratmanın ve huzuru teşvik etmenin anahtarıdır.

RE-frame

Günlük belirsizlik ve güvensizlik hissi nedeniyle evde güvende hissetme ihtiyacı artıyor. Bu sebeple sade konforun, yeni tasarım estetiği haline geldiği kamusal alanların yeniden tanımlanması gerekiyor.

Konut ve kamu tasarımı ‘Ev Konforu’ (Resimercial) altında tek bir konseptte birleşiyor. Yeni bir tasarım yönü olarak bir ofis alanını daha sade ve daha rahat hissettirmeye odaklanıyor. Sağlık odaklı iç mekanlar ve misafirperverlikten ilham alan olanaklarla etkileşimi teşvik etmek için yeni alanlar yaratılıyor. Ofislerin çok işlevli hale gelebilmesi, işbirlikçi ve bireysel alanlar arasında saatlerce geçirilmesi için insani bir dokunuşa sahip olması gerekir. Ayrıca misafirperver olmaları ve yaratıcılığı ifade etmeleri için onları teşvik ederek kullanıcılarla bağlantı kurmaları gerekir. Kamusal alanlarda insan merkezli tasarıma odaklanılmıştır. Hastaneler, havaalanları, eğitim tesisleri veya kongre merkezleri gibi yerler, daha sade ve daha fazla ev konforu sunacak şekilde yenilenecekler.

Bu nedenle tasarım yüzeylerinin çok yönlü, dinamik ve aynı zamanda rahat olması gerekmektedir.

RE-discover

İnsanların doğal ışık, temiz hava ve yeşilliklere erişmesine izin vererek kendilerini iyi hissetmelerinı sağlamak için mekanları tasarlarken doğa ile bağ oluşturmak önemli olmaya devam ediyor. Doğa bir kargaşa döneminde büyük birleştirici ve iyileştirici haline geldi ve RE-discover (keşfet), onunla ortak yaşam ilişkimizi araştırıyor.

İnsanlar doğa ile daha fazla içi içe olmanın yollarını aradıkça, evlerini yeniden doğallaştırmalarını sağlayacak ürünler arayacaklar. İç mekan tasarım konseptlerinde yer alan kaya, en yalın ifadesiyle doğanın bir simgesi olarak karşımıza çıkıyor. İnsanlar dış mekanla yeniden bağlantı kurmaya odaklanmaları için doğadan alınan topraklı ve yemyeşil gölgeler ve organik paletlerle evlerini yeniden doğallaştıracaklar. İnsanlar giderek anlam taşıyan ürünler aradıkça zanaatkarlık daha fazla ön plana çıkacak.

Doğal formülasyonlar 2022’de iç tasarım ve ev tadilatı için anahtar olacak. Doğa izolasyon dönemlerinde birçok insana yardım ederken, biyofilik tasarım – doğanın ve doğal unsurların iç mekanlarda birleştirilmesi daha fazla önem kazanıyor.

Dünya ne kadar değişirse değişsin ve hayatlarımızda ne yaşarsak yaşayalım, tasarım hayatımızın önemli bir parçası olmaya devam edecektir.